İğne Biyopsi Türleri, Uygulanışı, Faydaları ve Zararları

İğne biyopsi türleri iki ayrı türe ayrılmaktadır, bunlar nelerdir, nasıl uygulanırlar, faydaları ve zararları nelerdir, hangi amaçlar için kullanırlar hakkında makale.

İğne Biyopsisi

resim

Hastalıkların teşhis edilebilmesi için vücutta bulunan dokulardan ve organlardan örnek alınması demek olan biyopsi işleminin iğne ile yapılan türüne iğne biyopsisi denmektedir. İğne biyopsisi özellikle teknolojik gelişmelerin ışığında gelişmiş olan görüntüleme cihazlarının yardımıyla günümüzde oldukça yaygın ve sık olarak kullanılan bir yöntem haline gelmiştir.

Bu yöntem dokularda ve organlarda bulunan lezyonların, enfeksiyonların, tümörlerin hangi türde olup olmadıklarının tespiti, iyi huylu olup olmadıklarının anlaşılması için uygulanmaktadır. Aynı zamanda kanser teşhisi ve kanserin hangi alt türünün tespit edilmesi için de uygulanmaktadır.

Bu biyopsi türünün uygulanan bölgeye ve kullanılış amacına göre iki ayrı türde yöntemi mevcuttur. Bunlar:

  • İnce iğne biyopsisi
  • Kalın iğne biyopsisi

İnce iğne yönteminde örnek olarak sıvılar şırınga içerisine çekilir ve laboratuvara gönderilir. Burada sıvı içerisinden hücre parçacıkları alınırken, kalın iğne yönteminde doku veya organdan bir parça alınmaktadır. Bu bakımdan ince iğne daha çok dokulara uygulanırken, kalın iğne ise organların incelenmesinde daha sıklıkla kullanılmaktadır. 

Sıklıkla biyopsi yapılan vücut organ ve dokuları şunlardır:

  • Dalak
  • Safra kesesi
  • Akciğer
  • Tiroit bezleri
  • Meme
  • Bağırsaklar
  • Karaciğer
  • Böbrek
  • Rahim ve vajina

İğne Biyopsisi Uygulanışı

İğne biyopsisi vücudun hemen hemen tüm doku ve organlarına uygulanabilmektedir. Fakat günümüzde teşhise yararlı bilgi sağlaması açısından kullanımının oldukça faydalı olduğu bazı temel organ ve dokular vardır. Bu bakımdan ince iğne biyopsisi çoğunlukla:

  • Meme
  • Tiroid
  • Baş ve boyun lezyonları

gibi cilt yüzeyine yakın ve elle tespit edilebilen lezyon ve kitlelerin incelenmesi için kullanılırken, kalın iğne biyopsisi ise daha çok;

  • Safra kesesi
  • Dalak
  • Akciğer
  • Karaciğer

gibi daha iç kısımlarda kalan organların incelenmesinde tercih edilen bir yöntemdir.

Uygulanışı

  • İğnenin sokulacağı bölge temizlenerek uyuşturulur
  • Bilgisayarlı tomografi, ultrason, MR gibi görüntüleme cihazları ayarlanır ve incelenecek bölge görüntülenir
  • Elde edilen görüntüye göre iğne sokulur
  • İnce iğne biyopside iğnenin ucuna şırınga takılır ve incelencek olan bölgeden sıvı çekimi yapılır.
  • Kalın iğne biyopside ise dokudan veya organdan incelemeye yetecek büyüklükte doku parçası kopartılır.
  • Görüntüleme cihazlarının yardımıyla örnek alınacak bölgeye ulaşılarak gerekli örnek alınır
  • İğne çıkartılır
  • Çıkış bölgesi antiseptikle temizlenir ve bandaj yapılarak kapatılır

İşlem çoğunlukla kısa sürmekte ve herhangi bir komplikasyon görülmezse yaklaşık 12 ile 20 dakika arasında bitmektedir. Operasyon öncesi aç ve susuz olmak gibi bir durum olmamakla birlikte sadece karaciğer biyopsilerinde operasyondan en az altı saat öncesine kadar aç olmak gereklidir. Uygulama sonrası herhangi bir yatış işlemi gerekmediğinde hastalar normal gündelik hayatlarına rahat bir şekilde devam edebilmektedirler.

Bazı biyopsi uygulamalarının fiyatları şu şekildedir:

Biyopsi TürüFiyatı
Tiroid Biyopsisi686 TL
Meme Biyopsisi1145 TL
Prostat Biyopsisi1117 TL

İğne Biyopsisi Yararları ve Zararları

İğne biyopsisinin günümüzde bu denli yaygın bir şekilde kullanılmasının nedenlerinden birisi beraberinde getirmiş olduğu birçok avantajın ve faydanın bulunmasıdır. Kimi yönden dezavantajları ve zararları olsa da faydaları daha büyük oranda olduğu kullanımı hala geniş bir şekilde devam etmektedir.

Yöntemin faydaları ve avantajları şu şekilde sıralanabilir:

  • Hızlı bir yöntem olması
  • Çoğunlukla ağrısız olması
  • Genel anestezi gerektirmemesi
  • Tekrar edilebilir olması
  • Çabuk bir şekilde sonuç vermesi 
  • Teşhis için çoğunlukla doğru bilgi vermesi

Bu tür avantajlar sayesinde bu yöntem sürekli olarak tekrarlayan lezyon ve hastalıklar kullanıma uygun olması, genel anestezi gerektirmediği için hasta olan ve tedavi altındaki kişilere de uygulanabilmesi, hızlı ve çoğunlukla doğru netice vermesi nedeniyle sıkça uygulanabilmektedir.

Bunların yanında elbette birtakım dezavantajları ve zararları da bulunmaktadır. bunlar da şunlardır:

  • Tiroid biyopsileri sonrası geçici olarak ses kısıklığı meydana gelmesi
  • Doku alımı esnasında kanama meydana gelmesi
  • Akciğer biyopsilerinde akciğer zarı içerisine hava kaçması
  • Damarlarda emboli oluşması

Bunlar içerisinde en yaygın görüleni kanama meydana gelmesidir. Özellikle organ biyopsileri sırasında kanama görülme olasılığı daha fazladır. Bu nedenle işlemden sonra yarım saat ile bir saat arasında hasta gözlem altında tutulmaktadır. Tüm bu yan etkiler sık olarak görülmeyen zararlardır ve çoğunlukla hayati tehlike meydana getirmezler. Ortaya çıktıklarında tespit edilmeleri ve tedavi edilmeleri kolaydır. Tüm bu nedenlerden ötürü bu tür biyopsilerin kullanımında herhangi bir insan sağlığı tehdit edici boyut yoktur. 

Makale değerlendirmesinde sizin de katkınız olsun



1 yıldız2 yıldız3 yıldız4 yıldız5 yıldız (Oyunuz ilk olacak)

Yaptığınız oylama bu makalesini değerlendirmek ve sonuçlara göre yenilemek için kullanılacak.
Loading...